Mustafa ÖZDAL yazdı

Her gün yeni bir operasyon, her gün yeni bir gözaltı dalgası, her gün yeni bir şafak baskını…

Kah bir uyuşturucu çetesi çökertiliyor, kah terör örgütü yapılanmasına darbe vuruluyor, kah organize suç örgütlerinin beli kırılıyor, kah kaçak göçmenler yakalanıp sınır dışı ediliyor.

Suçlular, çete üyeleri, terör örgütü mensupları, zehir tacirleri 100’er 100’er yakalanıp, adalete teslim ediliyor.

Efendim Haziran 2023’te atanan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile birlikte ülkemizdeki manzara budur.

Kuşkusuz tüm bu olanların bugünden yarına gerçekleşmediği, uzun bir hazırlık safhasından sonra düğmeye basıldığı açık.

O halde Ali Yerlikaya’nın içişleri bakanı olması da tesadüf değil.

Yerlikaya ile birlikte 2 şeyi yeniden hatırladık:

-Devlet, çok sabırlıdır ve zamanı geldiği zaman demir yumruğunu yasa dışı yapılanmaların kafasına indirmekten geri durmaz.

-Devletten üstün hiçbir güç yoktur.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, icraatları, vakur duruşu, söyledikleri ve söylemedikleriyle dört başı mamur bir devlet adamı görüntüsü sergiliyor.

Mesela uyuşturucu tacirlerini gördüğünüz anda bacaklarını kırın demiyor ama uyuşturucu çetelerinin belini kırıyor.

Hasılı Yerlikaya nicedir hasret kaldığımız devlet aklını temsil ediyor.

Şimdi…

Sağcısından solcusuna geniş kesimlerden destek alan, iktidarından muhalefetine tüm siyasi partilerin itiraz etmediği bir bakan olan Ali Yerlikaya’nın ismini AK Parti İstanbul Büyükşehir adayı olarak geçirenler var, kulis haber adı altında.

Yapmayın, etmeyin, işini hakkıyla yapan bir bakanı siyasetin dar koridorlarına hapsetmeyin, ismini fokur fokur kaynayan politika kazanının içine atıp yıpratmayın.

AK Parti, ne de olsa İstanbul’a aday yapacak ideal bir isim bulur.

Ancak Ali Yerlikaya gibi bir içişleri bakanını her zaman bulamaz.

O halde suçluların kabusu olan bir bakanı pamuklara saralım.