2024.01.03 10:52 Son Güncellenme: 1970.01.01 02:00 -
Jeoloji Mühendisleri Güney Marmara Şube Başkanı Engin Er, Japonya’da
meydana gelen 7,6 büyüklüğündeki depremin Bursa’da olması halinde, binlerce
binanın yıkılacağını belirterek, “Küçük kıyamet olarak nitelendirilen 7,5
büyüklüğünde 1855 Bursa depremlerinde bin 300 kişi öldü. O yıl Bursa’nın
nüfusu 35 bin idi. Bugün Bursa’nın nüfusu 3 milyona dayandı. Mühendislik
hizmeti almamış, kaçak, ruhsatsız ve zemin etüdü yapılmamış binlerce binanın
olduğunu düşünürsek, 7,6’lık deprem Bursa’nın küçük kıyameti olur” dedi.
“3,4’TE BİLE PANİKLEDİK”
Tiviport’a konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı
Engin Er, 7,6 büyüklüğündeki Japonya depremi ile olası Bursa depremini
kıyasladı. Japonya depreminin okyanusta meydana geldiğini ve yıkılan binaların
kıyı şeridinde olduğunu hatırlatan Er, Bursa’daki fayların yerleşim birimlerinin
yakınından geçtiğini ve çok daha tehlikeli olduğunu belirtti. Bursa’nın Kuzey
Anadolu Fay Hattı’nın kuzey, orta ve güney olmak üzere 3 kolundan da
etkilendiğini kaydeden Er, “Fay hattının orta ve güney kolunun kırılması halinde
Bursa merkezli bir deprem meydana gelecek. Kuzey kolu ise Marmara
Denizi’nde kırılacak. Bursa, Marmara Denizi’nde meydana gelecek İstanbul
merkezli depremden de etkilenecek” diye konuştu. Geçen günlerde meydana
gelen Gürsu merkezli 3,4 büyüklüğündeki depremde bile insanların
paniklediğini belirten Er, 7 ve üzeri büyüklüğündeki bir depreme hazır
olmadığımızı ifade etti.
“YAPI DENETİM FİRMALARININ ZEMİNİ DE DENETLEMESİ ŞART”
Bursa’daki yapıların yüzde 60’ının sıvılaşma bakımından riskli, mühendislik
hizmeti almamış, ruhsatsız ve kaçak olduğunu belirten Er, şöyle devam etti:
“Bin 300 kişinin can verdiği 1855 depreminde en fazla Ürünlü bölgesi
etkilenmiş. Demek ki zemin çok önemli. Bizde ise zemine önem verilmiyor.
Planlama ve denetleme konusunda çok eksiğimiz var. Çevre Şehircilik ve İklim
Değişikliği Bakanlığı, fay hatları üzerinde yapılaşmaya izin vermeyeceklerini
söylüyor ama faylar, haritalarımızda hala yok. Mikro bölgelemeye gitmemiz ve
1/1000’lik planlara işlerlik kazandırmamız gerekiyor. Diğer yandan yapı denetim
firmaları sadece binaların depremselliğini test ediyor. Oysa zeminin de mutlaka
kontrol edilmesi gerekir. Zemin, depremdeki yıkımların temel nedenlerinden
biridir.”
“GEMLİK VE MUDANYA’YA ÖZEL TEDBİRLER ALINMASI LAZIM”
Engin Er, sahile kıyısı olan Mudanya ve Gemlik’e özel tedbirler alınması
gerektiğini belirterek, Marmara Denizi’nde meydana gelecek bir depremde
Mudanya ve Gemlik’in daha fazla etkileneceğini belirtti. “Mudanya ve Gemlik’te
kaçış noktaları konusunda halkın bilgilendirilmesi gerekir. Ancak bu çalışmayı
bile yapmadık” diyen Er, 5,1 büyüklüğündeki depremin Mudanya ve
Güzelyalı’daki bazı binaları tahrip etmesinin, tehlikenin boyutunu gözler önüne
serdiğini belirtti.