CHP'nin 38. Olağan kurultay sonucu Özgür Özel yeni Genel Başkan olarak seçildi. CHP için artık yeni bir dönem başlamıştı. Ancak Özgür Özel, bu seçim sonrası kimsenin beklemediği bir çıkış yakalayacak ve yerel seçimler öncesi CHP'lilerin bile beklemediği bir sonuca ulaşacaktı.

Özgür Özel'in CHP'deki Yeri

Özgür Özel, CHP Grup Başkanvekili olarak polemikçi tarzı ve kısmen medya popülaritesi ile parti içerisinde sivrilen isimlerden biriydi. Ancak bu süreç içerisinde gerek siyaset tarzı gerekse bir siyasetçi olarak sahip olduğu nitelikler, onun geniş toplumsal kesimlere veya hareketlere lider olmak yerine onların sesi olarak siyaset sahnesinde yerini aldı. Dolayısıyla Özel, aslında bir parti veya grup sözcüsü olarak ideal görülmüştü.

Ekrem İmamoğlu, seçim öncesi göze alamadığı CHP liderliği için mücadeleyi, seçim mağlubiyetinin hemen ardından değişim sloganıyla başlattı. İmamoğlu yaptığı müzakereler neticesinde doğrudan CHP Genel Başkanı olmaktan vazgeçti. Çünkü hem İstanbul'un yeniden kazanılması hem de 2028 Cumhurbaşkanlığı seçimleri için CHP tek başına yeterli değildi. Dolaysıyla İmamoğlu, Cumhurbaşkanlığını ana planı haline getirdi ve olası bir kötü senaryoda CHP'yi yedek planı olarak cebinde tutmayı tercih etti.

Özgür Özel Aday Oldu.

Özgür Özel'in kamuoyunda net çıkışları ve açıklamaları gündem oluyordu. Özel'in Parti sözcüsü olarak tarzı ve ifadelerinin diğer partileri rahatsız etmiş olması, CHP'de planlanan yeni hareket için en uygun isim olarak gösterildi ve CHP'nin genel başkan adayı olarak 38. Olağan kurultayda yarışa girdi. Her ne kadar kendilerini "değişimciler" olarak adlandıran bir grubun adayı ve kendisini değişimi getirecek kişi olarak sunsa da CHP'de durum bundan biraz farklı. Çünkü CHP kendi içinde muhalefet yapmayı ve ön kesmeyi daha iyi başarıyor.

Özel, uzun vadeli bir projenin emanetçisi olarak değerlendirildi yani İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı ve Türkiye liderliği projesi için ilk adım olarak, Özgür Özel'in Kılıçdaroğlu'ndan genel başkanlığı alması gerekiyordu. Bu projeyi planlayanlar, Özel'den genel başkanlığı daha kolay alacaklar ve Özel'de yeni lidere koltuğu teslim edecekti.

CHP'deki değişimin bir slogan veya söylem olmanın ötesine geçmesi için liderlik değişiminin ötesinde ve daha radikal adımlara ihtiyaç vardı. Bazı görüşlere göre ''CHP yüzyıllık bir tarihe sahip olan ancak ivedilikle restorasyona ihtiyaç duyan tarihi bir bina gibi''

Özgür Özel bu restorasyonu gerçekleştirmek için kolları sıvadı. Stratejik adımlar attı ve CHP'nin önce yerel seçimde başarılı olmasını sağladı sonrada Türkiye siyaset sahnesinde CHP'nin yükselişini hızlandıran isim oldu. Bir taraftanda parti içinde yenilik projesini gündeme aldı. Bu farklılık Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da dikkatini çekti.

Beklenen oldu ve CHP'nin kendi kabiliyetleri devreye girdi.

Neydi o kabiliyetler? CHP'nin meşhur parti içi muhalefeti ve CHP'li gibi görünenlerin kişisel hırsları.

İşte Özel'in belki de asıl sınavı şimdi başlıyor. Özgür Özel bu istikrarı korumak ve CHP'nin yükselişini devam ettirmek için zorlu bir yoldan geçiyor.

Bursa'da ki yansımasına bakalım

Bursa, Özgür Özel için soyadı gibi özel bir şehir. Nedeni ise Bursa eşinin memleketi ve kızı Bursa doğumlu. Bunu her sohbette dile getiriyor Özgür Özel.

Ancak CHP Genel Başkanı Özel, seçim başarısının ardından en büyük eleştiriyi de Bursa'da yaşananlardan dolayı aldı. Bursa Büyükşehir Belediyesinde yapılan aile-eş-dost atamaları, Özgür Özel'in medyada ve farklı platformlarda bu soruya muhattap olması ve savunmaya geçmek zorunda kalması CHP'nin bu yükselişteki takozu oldu. Halbu ki Özgür Özel, seçim başarısının ardından CHP'nin yeni vizyonunu topluma anlatacaktı ki bu sorun ortaya çıktı. Özel için bu durum son derece can sıkıcı olmuş ve süreci son derece hassas bir şekilde yönetmeye çalıştı. Genel Başkan Özel, Bozbey'i telefonla arayarak bu kararından vazgeçmesini ''Sert bir dille'' iletmiş kendisine.

Bozbey'in tercihi siyaset üstü ilişkiler, CHP yok!

Mustafa Bozbey için CHP sadece bir adres. İdeolojik anlamda herhangi bir bağı yok ve Bozbey için başka siyasi partilerden bazı isimler daha önemli. Çünkü bu işin iktidar ve muhalefet tarafı da var. Adeta bir esnaf gibi davranıp ve İktidar ile muhalefet, her zaman Bozbey'in planları içinde yer alıyor. Ancak Bozbey'in bu stratejisi CHP'ye hiçbir faydası yok ve yapılan yorumlar ise çok ilginç ''Bursa'da CHP'nin değil Bozbey'in iktidarı var.''

Bu durumu Özgür Özel'in de fark ettiğini duyduk.

Bozbey'in elinde sadece Nilüfer enstrümanı var. Her fırsatta Nilüfer ile kendisini öne çıkarmaya ve algı oluşturmaya çalışıyor. Bilinçli seçmen ve siyasi kulislerde ise Nilüfer'in bom boş bir yer iken planlandığını ve ona rağmen son derece başarısız bir planlama olduğu yönünde görüş bildiriliyor.

Aslında şunu söylemek lazım: ''Nilüferlilerin Atatürk hassasiyetinin kullanılmasını ve milli bayramlar dışında olanları dikkatlice izlemek lazım''

İşte CHP'nin değişimcileri ve CHP üyeleri bu durumdan son derece mutsuz. Özellikle Özgür Özel keyifsiz ve Bursa onun için son derece problemli bir yer olmuş.

Özgür Özel'in vizyonuna en uygun isim aslında Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın olduğu biliniyor. Çünkü Özgür Özel , Erkan Aydın ile yıllarca uyumlu çalışmış ve genel başkanlık yarışında Aydın net bir tavır sergileyerek Özgür Özel'in yanında olmuş. Genel Başkan Özel ona güveniyor!

Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın'ın göreve geldiği gibi çalışmalara başlaması, herhangi bir polemiğin içinde yer almaması ve parti içi çatışmalara, kavgaların içine çekilmeye çalışılmasına rağmen bunlardan uzak kalmayı tercih etmesi en somut göstergesi diyebiliriz.

Kısaca Büyükşehir ile kıyaslanmayacak kadar başarılı ve çalışkan bir isim. Son günlerde CHP kulislerinde en çok konuşulan konu; ''Erkan Aydın keşke Büyükşehir adayı olsaydı'' düşünceleri gündemde.

İşte Özgür Özel'in istediği, CHP'de olması gereken başkan profiline örnek bir isim Erkan Aydın. Bu sonuca göre Özgür Özel'li CHP'yi değerlendirmek için Osmangazi Belediyesini izlemek yeterli.

Yine bir skandal haberi yarın TİVİPORT'ta olacak. Bizi takip edin.